head
2183026 810x458 75f08
Pazartesi, 29 Nisan 2024

Siyaset

AK Parti Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu: "3600 ek gösterge temmuz ayına kadar çıkarılacak."...

AK Parti Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu, milyonlarca memurun dört gözle beklediği 3600 ek gösterge ve asgari ücrete ikinci zam konusunda değerlendirmelerde bulundu. 3600 ek göstergenin temmuz ayına kadar çıkarılacağını belirten Akbaşoğlu, asgari ücrete ikinci zammın da temmuz ayında ele alınacağını söyledi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener, "Türkiye'nin müstakbel başbakanı olarak söz veriyorum: Kahraman Türk polisinin değerini, sadece şehit olduğunda bilen bu köhnemiş zihniyeti mutlaka değiştireceğiz. Her seçimde verdikleri, 3600 ek gösterge sözünde hala bir gelişme yok. Sizler için 3600 ek göstergeyi çıkartmak da, inşallah bize nasip olacak." ifadelerini kullandı. İYİ Parti liderinin bu sözleri ayakta alkışlandı.

akşener alkış 2 0bb99
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. İktidara sert sözlerle yüklenen Akşener, "Sayın Erdoğan senin sınırlı tarih bilginde bulunmaz ama, Türk'ün devlet anlayışında vatandaşını refah içinde yaşatmaktır. Bari tarihimize kulak ver. Senin görevin milletimize yatmadan önce yeme tavsiyesi değil, karnı tok yatağa girmesini sağlamaktır. Geleneksel AK Parti israf festivali tüm şaşasıyla sürüyor. Hala ceketimi assam seçilirim havasındalar, ülkeyi hala şahsi şirketi, vatandaşı da marabaları olarak görüyorlar." dedi.

"6 PARTİ OLARAK GÖRÜŞMEMİZ, ONLARIN RAHATINI BOZDU"...
6 muhalefet lideriyle yaptıkları görüşmelere değinen İYİ Parti lideri, "6 parti olarak kurumsal ve fikri farklılıklarımıza rağmen bu yolda çok önemli adım attık. Görüyoruz ki bu tablo Cumhur İttifakı bileşenlerinin canını çok sıkıyor. Şimdiye kadar yürüttükleri siyaset dağıldı, rahatları bozuldu. Bu rahatsızlıktan olsa gerek bir dumur hali iktidarı esir almış durumda. Aday belli olmadan yapılan toplantıların anlamsız olduğunu söylüyor. Sorun bu kafa yapısının ta kendisi. Biz yeni tek adam belirlemek için bir araya gelmedik. Bu ucube sistemden kurtulmak için bir araya geldik. Türkiye'nin kuvvetler ayrılığına dayalı hukuk sistemine ihtiyacı var. Anlamadıkları gerçek bu. Adalet, demokrasi, kalkınma, zenginleşme en başta sistem sorunudur. Türkiye bu sistemle daha fazla yönetilemez."

"MÜSTAKBEL BAŞBAKAN OLARAK SÖZ VERİYORUM"...
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya seslenen Akşener konuşmasına şöyle devam etti: "Polislerimiz kendilerini sürekli ezmeye çalışan, kirli bir düzenle karşılaşıyorlar. Bunun sonucunda da; istifalar, ve her duyduğumuzda canımızı yakan, intihar vakaları, her geçen gün daha da artıyor. Peki, bu vahim durum karşısında, Bay Kriz ve 'usta' İçişleri Bakanı ne yapıyor? Hiçbir şey… Her konuda olduğu gibi, bu konuda da, kulaklarının üzerine yatarak, hiçbir sorun yokmuş gibi davranarak, intihar eden evlatlarımızın, bir değeri yokmuş gibi, umursamaz tavırlar takınarak, kendi kurdukları kirli düzeni, sürdürmeye aynen devam ediyorlar.

Türkiye'nin müstakbel başbakanı olarak, söz veriyorum: Kahraman Türk Polisi'nin değerini, sadece şehit olduğunda bilen, bu köhnemiş zihniyeti mutlaka değiştireceğiz. Her seçimde verdikleri, 3600 ek gösterge sözünde, hala bir gelişme yok… Sizler için 3600 ek göstergeyi çıkartmak da, inşallah bize nasip olacak."

akşenere alkış 1 2a826

 

Akşener'in bu sözleri, ayağa kalkan partililer tarafından ayakta alkışlanarak karşılandı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Ajanslar

 

“İklim Dostu Kuruluş” belgesi alan ilk belediye oldu...

Antalya’nın iklim dostu bir kent olmasını amaçlayan ve Antalyalılara düşük karbon yoğunluğu ile yüksek yaşam kalitesi sunmayı hedefleyen Antalya Büyükşehir Belediyesi, TSE tarafından “İklim Dostu Kuruluş” belgesini alan ilk belediye oldu. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, bunun ilk aşama olduğunu belirterek, “Bundan sonraki hedefimiz iklim dostu kent olmaktır” dedi.

Antalya Büyükşehir Belediyesi dünyayı tehdit eden iklim değişikliğine uyum ve iklim krizi ile mücadele konusundaki çalışmalarını başarılı bir şekilde sürdürüyor. Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda gösterdiği hassasiyet Türk Standartları Enstitüsü tarafından da onaylandı. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin 1 Ocak 2020-31 Aralık 2020 tarihleri arasını temel alarak hesaplanan Sera Gazı Beyanı ve emisyon miktarının TSE standartları kapsamında olduğu doğrulandı.

ant bşk b. 2 98ec7

ÖLÇÜMLER TSE STANDARTLARINA UYGUN...

TSE tarafından uygulamaya konulan “İklim Dostu Kuruluş” belgelendirme programı, iklim değişikliği ile mücadele kapsamında kuruluşların, sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik çalışmalar yaparak raporlama ve doğrulama gerçekleştirmesini ve karbon kredisi tedariki ile yenilenebilir enerji sektörüne katkıda bulunmalarını sağlamayı amaçlıyor. Bu belgelendirme sürecinde kuruluşlar TS EN ISO 14064-1 kapsamında hazırladıkları emisyon raporlarını TSE’ye doğrulatarak "İklim Dostu Kuruluş" başvurusunda bulunuyor. Tüm bu aşamaları başarıyla geçen Antalya Büyükşehir Belediyesi TSE’den "İklim Dostu Kuruluş" belgesi alan ilk belediye oldu.

ant bşk b. 3 74726

BİR SONRAKİ HEDEF İKLİM DOSTU KENT OLMAK...

Çevre sorumluluğu bilinciyle büyük bir titizlikle çalışmaya devam ettiklerini belirten Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, “Antalya’yı iklim dostu şehir yapma hedefiyle çıktığımız bu yolda ilk hedefimize başarıyla ulaşarak iklim dostu kuruluş belgemizi almaya hak kazandık. Ülkemizde ilk belediye hatta ilk resmî kurum olarak hak kazandığımız bu belge bizim bu konudaki çalışmalarımızı tescillemiş oldu. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı bünyesinde kurduğumuz İklim Değişikliği ve Temiz Enerji Şube Müdürlüğü’müz çalışmalarına hassasiyetle devam ediyor. Antalya’nın karbon ayak izi envanterinin hazırlanması, sürdürülebilir enerji eylem planının yürütülmesi, iklim değişikliği uyum stratejisi ve eylem planının hazırlanması yönünde çalışmalar sürüyor. Sıradaki hedefimiz düşük karbon yoğunluğu ile yüksek yaşam kalitesini hemşerilerimize sunarak iklim dostu bir kent olmak. Bunu da başaracağımıza inanıyorum” dedi. 

 

 

 

 

 

HABER: Ayten YILMAZ

 

Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel, Alanya Belediyesine kazandırdığı araç filosu ile maşallah dedirtip dudak uçuklattı... 

hükümet başkan yücel 2 40a91

ALANYA BELEDİYESİ ARAÇ FİLOSUNU GÜÇLENDİRMEYE DEVAM EDİYOR, BAŞKAN YÜCEL: “ARAÇ FİLOMUZU 561’E ÇIKARDIK”...

Alanya Belediyesi’nin araç filosuna yeni kazandırdığı iş makineleri için dua töreni düzenlendi.

hükümet başkan yücel 3 efed0

Törende konuşan Başkan Yücel, “En hızlı, en iyi ve en kaliteli hizmeti sağlamak adına bölgemizin en güçlü araç filosunu oluşturduk” dedi. Törenin ardından Başkan Yücel, kepçenin başına geçerek kontak çevirdi.

hükümet başkan yücel 4 115c9

Alanya Belediyesi’nin Fen İşleri Müdürlüğü’nün araç filosuna kazandırdığı yeni iş makineleri düzenlenen dua töreniyle hizmete sunuldu. Fen İşleri Müdürlüğü Oba Şantiyesinde gerçekleşen dua törenine Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel, Alanya Belediye Meclis Üyesi Kerim Ertekin, İcracı Müdürlüklerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Özgür Karamut, muhtarlar, birim sorumluları ve personeller katıldı.

hükümet başkan yücel 5 a11e9

BAŞKAN YÜCEL: “ARAÇ SAYIMIZI 561’E ÇIKARDIK BÖLGENİN EN GÜÇLÜ ARAÇ FİLOSUNA SAHİBİZ”

Alanya Belediyesi’nin araç filosunun bölgenin en güçlü filolarından birisi olduğunu belirten Başkan Yücel, “2014 yılından bugüne kadar 220 yeni aracı filomuza dahil ettik. Bugün filomuza kazandırdığımız yeni kepçe, loder yükleyici, greyder ve kamyonlar ile birlikte toplam araç sayımızı 561’e çıkardık. Vatandaşlarımıza en hızlı, en iyi ve en kaliteli hizmeti sağlamak adına bölgemizin en güçlü araç filosunu oluşturduk. Yeni araçlarımızın bölgemize ve vatandaşlarımıza hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

hükümet başkan yücel 6 1fc07

 

 

 

HABER: İbrahim AKDAĞ

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Deterjan, sabun, tuvalet kağıdı, peçete, bebek bezi gibi ürünlerin KDV’sini yüzde 18’den yüzde 8'e indirme kararı aldık. Yeme içme hizmetlerinde KDV oranını yüzde 8 olarak belirliyoruz" dedi...

Kabine toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında gerçekleştirildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantı sonrası yaptığı açıklamada “Temel ihtiyaç maddelerinden olan deterjan, sabun, tuvalet kağıdı, peçete, bebek bezi gibi ürünlerin KDV’sini yüzde 18’den yüzde 8’e indirme kararı aldık. Yeme içme hizmetlerinde KDV oranını yüzde 8 olarak belirliyoruz” dedi.

Toplantıda Rusya-Ukrayna savaşının yanı sıra yurt içindeki gelişmeler de ele alındı.

“TOPLANTI ÖNCESİNDE HEYETLERLE GÖRÜŞECEĞİZ”...

Kabine toplantısı sonrası açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

* Herkesin tahrik peşinde koştuğu günlerde taraflara her fırsatta barışın tesisini telkin ettik. Bugün de her iki tarafın, hakkaniyetine, samimiyetine, dostluğuna güvenen ülke durumundayız.

* Dışişleri Bakanları toplantısı Antalya’da yapıldı. İnşallah ateşkes ve barış müzakerelerini yürüten Rusya ve Ukrayna heyetleri yarın İstanbul’da tekrar bir araya gelecek.

* Barış yolunda en çok çaba gösteren ülkeyiz. Toplantı öncesinde heyetlerle bir araya gelerek kısa bir görüşme yapacağız. Sayın Putin ve sayın Zelenskiy ile sürdürdüğümüz telefon görüşmelerinin olumlu istikamette sürdüğünü söyleyebilirim.

* Davos’ta ‘one minute’ diyerek zulme, işgale, zorbalığa karşı tavrımızı ortaya koyarken derdimiz, barış, huzur ve insan hayatına saygıydı. Türkiye 40 yıla yaklaşan terör tarihinde ödediği önce bedele rağmen aynı çizgiden sapmamıştır. Balkanlar, Kafkasya, Suriye, Libya’da sınır ötesi siyasi, güvenlik mücadelemizi bu anlayışla yürüttük.

“PEK ÇOK BADİREYİ ATLATIRKEN ELBETTE BEDELLER ÖDEDİK”...

* Dünyanın dört bir tarafında yürüttüğümüz kalkınma ve insani yardım faaliyetlerine bu zaviyeden baktık. Siyaset yelpazesinde en büyük hasletimizin milletimizle aramızda kurduğumuz gönül köprüleri olduğunu söylüyoruz. Birileri bizim medeniyet, tarih vizyonumuzu, insan merkezli siyasetimizi kimi zaman itibarsızlaştırmaya, iftira ile sabote etmeye kalkmıştır.

* Ülkemizin en haklı olduğu konularda bile yalnız bırakılmasının hatta aleyhine kampanyalar yürütülmesinin gerisinde bu gerçekler vardır. Medeniyetimizin ve tarihimizin bize yüklediği sorumlulukların gösterdiği istikamette önümüze çıkan engelleri aşarak sürdürdük.

* Ülkemizi nice badirelerden kurtarmakla kalmadık, güçlü demokrasi ve kalkınma altyapısıyla ihtiyacımız olan hazırlıkları tamamladık. Salgının tetiklediği sağlık ve ekonomik krizleri Rusya ve Ukrayna savaşı ile sürerken Türkiye taviz vermeden yolunda ilerlemektedir. Bu mücadeleyi verip pek çok badireyi atlatırken elbette bedeller ödedik.

* 15 Temmuz’da istiklalimize, sosyal medya tehditleri üzerinden ekonomimize saldırırken herkesi yıkıcı sonuçları altında bırakmayı planlanıyordu. Salgında gelişmiş ülkeler bile çaresizce sağa sola savrulurken Türkiye’nin sağlık hizmetlerini, tedarik kanallarını ayakta tutması karşısında birilerinin midelerine kramplar giriyordu.

“TAKDİR ETMENİZ SİZİ KÜÇÜLTMEZ, TAM AKSİNE BÜYÜTÜR”...

* Rusya Ukrayna krizinde savaşın tarafı yapmak için var güçleriyle çalışanların bizim kurduğumuz barış köprüsünü yürekleri daralarak izlediklerini biliyoruz. 1915 Çanakkale Köprüsü’nün görkemli görüntüsü altında ezildiklerinin de farkındayız. Bizim nezdimizde ülkemizi ve milletimizi hedef alanlara mesajımızı altını çizerek tekrarlıyorum; unutmayın orta açıklıkta daha önce Japonya 1 numara iken şu anda köprümüz dünyanın 1 numarası olmuştur.

* Bundan dolayı takdirinizi beklemiyoruz, ama takdir etmeniz sizi küçültmez, tam aksine büyütür. Büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını önlemeyi başaramayacaksınız. Türkiye’nin barışın, huzurun, güvenin köprüsü haline dönüşmesini engelleyemeyeceksiniz. En büyük 10 ekonomi arasına girerek kendi ve dostları için yeni dünya inşası gayretlerini baltalayamayacaksınız.

* Bugüne kadar ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetler elbette önemli. Ama asıl bundan sonra yapacaklarımızla Türkiye’yi dünyanın en üst ligine çıkaracağız. Darbe, cunta, vesayet oyunlarıyla geçenlere bu defa aynı keyfi yaşatmayacağız. Zorluklarımız, sıkıntılarımız, eksiklerimiz yok mu? İşimizi zorlaştıran tuzaklar yok mu? Hepsi de mebzul miktarda var. Bunların tamamının üzerinde ülkemizi güçlü, milletimizi müreffeh yapma inanç, irade, hazırlık, birikim, imkan ve kararlılığımız var.

* Herkesin bir planı, hesabı olabilir. En büyük hesap ve en büyük plan sahibi Allah’tır. Herkesin niyetleri, kalbinde yatan aslanlar olabilir. Son söz milletimizdir. Rabbimizden gelen takdire de milletimizin verdiği karara ve her karara ram olduk, teslim olduk. İnşallah 2023’e kadar gece gündüz çalışarak güçlü tarafları tahkim, zayıf tarafları telafi ederek milletimizle bağımızı güçlendireceğiz.

“MARMARAY’DA AYNI ZEHİRLİ OKLAR BU DEFA BİZE YÖNELDİ”...

* 1915 Çanakkale Köprüsü çok derin manalara sahip eserdir. Bu köprü tam 140 yıl önce benzer projeyi düşünen, hazırlığını yaptıran ama ülkenin şartları sebebiyle hayata geçiremeyen ecdada bir armağandır. 107 yıl önce Çanakkale’de iman, yüreği, canı, dişi tırnağı ile yürüttüğü büyük bir zafer kazanan tüm kahramanlarımıza şükran, minnet, teşekkür ifadesidir.

* Cumhuriyetimizin bir asra yaklaşan muasır medeniyet seviyesine çıkma mücadelesinin günümüz teknolojisiyle tecessüm etmiş halidir. Her aşamasını adım adım bizzat takip ettiğim bu eserin ülkemize ve milletimize bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum.

* Boğaza yapılan ilk köprüyü inşa ederken birileri bu eserin İstanbul’a yapılacak en büyük kötülük olduğunu söyleyebilmiştir. 15 Temmuz Şehitleri Köprüsü hizmete açılmıştır. İkinci köprüde aynı hezeyanlar rahmetli Özal üzerinden tekrar sergilenmiştir. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü de bitirilmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımız döneminde Marmaray projesinde aynı zehirli oklar bu defa bize yöneldi.

‘BEŞLİ ÇETE’ AÇIKLAMASI...

* Bu eseri de tamamlayıp hizmete sunduk. Mahkeme mahkeme dolaşarak 4 yıl bizi geciktirdiler. Tabii şimdi rahatlıkla Marmaray’dan birlikte Asya’dan Avrupa’ya geçiyorlar. Aynı şekilde Avrasya. Avrasya’da da detaylara girmeyeceğim ama hani beşli çete diyorlar ya. Beşli çete dediklerini koy bir kenara, burada aynı siyasi görüşü paylaştıkları arkadaşlarımız Avrasya Tüneli’ni yapanların içindeydi.

* Bir mahkeme kararını yanlış anlayarak ‘üçüncü köprü artık iki beton kuleden ibaret’ manşeti atanların sefilliklerini unutmadık. Aynı güruh Çanakkale’deki köprü için demediğini bırakmadı. Bizim bu tür hezeyanlara cevabımız gündemimizdeki projeyi süratle tamamlayarak hizmete sunmak oldu. 1915 Çanakkale Köprüsü kamu özel işbirliği modeliyle yap işlet devret yöntemiyle ülkemize kazandırdığımız son büyük şaheser olmasıdır.

* Bay Kemal yap işlet devret ne demek inanın bilmez, anlamaz. Bunun için bu alanda mürekkep yalamak lazım. Öyle bir durum yok. Yıllardır birileri bu yatırım modeli üzerinden bizi yerden yere vuruyor. İGA nedir desen bilmez. Şu anda dünyadaki ilk üç havalimanından bir tanesi İstanbul Havalimanı’dır.

“GEÇMEDİĞİMİZ KÖPRÜNÜN PARASINI ÖDÜYORUZ ÇARPITMASI YAPTILAR”...

* İstanbul Havalimanı dünyada çok büyük sesler getirdi. Şimdi yüklenici firmalar işletmeci firmalar buraya ilave bazı proje tadilatıyla güzellikler yapacaktır. Geçmediğimiz köprünün parasını ödüyoruz çarpıtması yaptılar. Bu bühtanları elbette kaale almıyoruz. Bir kulağımızdan girip öbüründen çıkıyor.

* Kısaca yap işlet devret projelerinin ne anlama geldiğini bir kez daha hatırlatmak isterim. Kamu özel ortaklığı projeleri bir altyapı modelidir. Dünyada 2021 yılında bu modelle 35,6 milyar dolarlık yatırım yapılmıştır. Türkiye bu modeli en verimli şekilde kullanan Avrupa’da üçüncü dünyada 13. ülke durumundadır. Almanya yeni otoyol projelerinin önemli kısmını bu modelle hayata geçirme kararı almıştır.

* Amerika 1,5 trilyon dolarlık altyapı projesinin önemli bölümünü bu modelle hayata geçirmiştir. Ülkemiz ulaştırma ve haberleşme alanında bu modelle 37,5 milyar dolarlık yatırıma kavuşmuştur. Bay Kemal bak bunları milli bütçeden yapmadık. Yapılan analizler 2024 yılında kamu özel ortaklığı projelerinin Hazine’ye olan yükünün neredeyse sıfırlanacağını, bir sonraki yıllar itibarıyla katlanarak artan bir gelire dönüşeceğini gösteriyor.

* Yatırımın devreye girdiği andan itibaren devletin vergi, zaman, akaryakıt bu noktada tabii akaryakıt tasarrufu başta olmak üzere elde ettiği gelirler kamunun kâr hanesine yazılmaya başlamaktadır. Hayata geçirilen yatırımların milli gelire 295 milyar dolar, üretime 838 milyar dolar, istihdama 1 milyon kişi katkısı zaten olmuştur. Bu katkı her geçen gün artarak sürecek, yapılan eserler devlete geçecektir.

* Bugün Antalya ile 2. 138 milyar dolar Antalya Havalimanı ile ilgili süreyi uzatma ihalesi yapıldı, ilk taksidi hesaba girdi. İş bilenin kılıç kuşananın, olay bu. Neresinden bakarsanız bakın ülkemiz için kârlı, kazançlı, hayırlı, verimli yatırım modelini uygulamış olmaktan memnunum.

“HER YATIRIM ÜLKENİN VE MİLLETİN ORTAK MALIDIR”...

* Geçmediğimiz köprünün, yolun, faydalanmadığımız hizmetin ödeme meselesine gelelim. Kamu eliyle ülkemizin her ilinde, ilçesinde, köyünde yol, köprü, hastane, okul, baraj, sulama tesisi, kamu hizmet binası yatırımı yapılmaktadır. Her yatırım onu bilfiil kullananlar yanında ülkenin ve milletin ortak malıdır.

* Buralarda verilen hizmetlerin tamamı ücretsiz olduğu için kamuya maddi geri dönüş de yoktur. Kamu özel işbirliğinde proje faaliyete geçene kadar garanti dahil kamudan kaynak tahsisi söz konusu değildir. Proje hizmete girdikten sonra garanti miktarı ile gerçekleşme arasında farkın ödemesi yapılmaktadır.

* İnşa edilen eser, işletme süresi bitiminde yatırım tamamen devlete geçmektedir. Avrasya Tüneli’nin işletme süresi bittiğinde devlet üste 140 milyon dolar para almış olacaktır. Osmangazi Köprüsü’nün işletme süresinde sadece KDV geliri 1.3 milyar Avro’dur. 1915 Çanakkale Köprüsü’nün kazancı da sadece nakit, akaryakıt, karbon salınımında yıllık 470 milyon Avro olacağı hesaplanmaktadır.

ANTALYA HAVALİMANI AÇIKLAMASI...

* Antalya Havalimanı’nın kapasite arttırımı işletme ihalesiyle ilgili son gelişmenin müjdesini vermiş oldum. Antalya Havalimanı’nın Aralık ayında yapılan inşa ve işletme ihalesinin toplam bedeli 8 milyar 555 milyon Avro işletme ve 765 milyon Avro yatırım bedeli ile ihale kazanılmıştı. Bugün az önce ifade ettiğim rakamı ödediler.

* Kamu özel işbirliği projeleri bu ülkenin hiçbir vatandaşının cebinden haksız ve adaletsiz tek kuruş getirmediği gibi dolaylı etkileri, yatırım bedeli kamuya kalacak sebebiyle sayısız kazanç sağlayan eserlerdir. Kamu özel yatırımlarının önemli kısmında vatandaşlarımızın hizmetten faydalanmasını kolaylaştırma için projede öngörülen bedellerin çok altında bedel uygulanmaktadır.

“BUNLARIN DERDİ TÜRKİYE’Yİ ESKİYE DÖNDÜREREK TÖKEZLEMEK VE HATTA MÜMKÜNSE YERE SERMEKTİR”...

* Devletin imkanlarını biz milletin emrine veriyoruz. Avrupa, Amerika, Asya’nın gelişmişliğini arttırmak için kullandığı yatırım modelini Türkiye’de işlemez hale getirmeye çalışanların derdi, milletin kesesi değildir. Bunların derdi Türkiye’yi eskiye döndürerek tökezlemek ve hatta mümkünse yere sermektir.

* Ellerine tutuşturulan birileri bunu okumaya çalışsınlar, kendilerini iftira, yalan ve çarpıtmayla avunsun. Kendi hırsları, kifayetsizlikleri, karanlık ajandalarının peşinde koşsun. Ülkemize ve milletimize aşığız biz. Eser kazandırmaya, hizmet getirmeye 2023 hedeflerimizle, 2053 vizyonumuzla büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etmeyi sürdüreceğiz.

* Türkiye’ye 20 yıldır kazandırdığımız eserleri anlatırken bugün yaşadığımız sıkıntıları elbette görmezden gelmiyoruz. Hayat pahalılığı başta olmak üzere bugünkü sorunların üstesinden gelecek olan da yine biziz. Her alanda insanımızın refah düzeyini, Cumhuriyet tarihini en üst seviyesine biz çıkardık.

* Karşılaştığımız engelleri milletimizin gönlünden kopup gelen ‘Allah razı olsun’ sözünden aldığımız güç ve motivasyonla bugünlere geldik. Sadece eser ortaya koymakla kalmadık. Siyasi, diplomatik, askeri, dış ticaret etki alanımızı ülkemizin kalkınma hedeflerini destekleyecek şekilde güçlendirdik.

* Türkiye’nin bölgesinin lideri dünyanın sözü dinlenen ülkeleri grubuna çıkardık. Günlük sıkıntılarımızı konuşurken, dertlenirken Türkiye’nin mevcut kazanımını hangi badirelerden geçerek elde ettiğimizi asla hatırımızdan çıkarmamalıyız. Bir dönem bu ülkede terör örgütlerinin saldırıları ile sosyal kaos denemeleri ile milletimizin huzuruna kast edilmiştir.

* Kararlı ve dirayetli mücadele ile bu tür sorunları sadece sınırlarımız içinde değil PKK başta olmak üzere milletin canına musallat olan terör örgütlerinin başını ezdik, belini kırdık. Mücadeleyi sınırlarımızın ötesine taşıyarak insanlarımızın güvenliğini güvenlik ve huzurunu garanti altına alacak iklim oluşturduk.

* Türkiye’ye vesayetle, darbelerle, terör örgütleriyle toplumsal fay hatlarını tahriple, uluslararası dayatmalarla diz çöktüremeyenler son olarak ekonomimizi hedef aldılar. 2018 Ağustos’unda yaşadığımız ekonomik tuzakları da ülkemizin potansiyelini verimli harekete geçirerek aşmanın mücadelesini yürüttük.

* Sağlık tehdidi olarak başlayan salgın krizi üretim, lojistik, tedarik, istihdam, güvenlik alanlarına yayılan küresel depreme dönüştü. Ahlaksız, vicdansız, haksız kuşatmaya rağmen ülkemizin ne derce güçlü hizmet altyapısına, üretim imkanına, yönetim kapasitesine sahip olduğunu dost düşman herkese göstermiştir.

HAYAT PAHALILIĞI MESAJI...

* İnsanımızın işini, aşını, ekmeğini garanti altına almaya çalışacak ekonomik işleyişini sürdürdük. Ülkemizi yatırım, istihdam, üretim, cari fazla yaklaşımını hayata geçirdik. Vesayet, darbe, terörle mücadele gibi elbette tarihi değişimin bedeli oldu. Bu bedeli şimdi ödeyip ayağımıza gelen fırsatı değerlendiremezsek ülkemizin önündeki çeyrek ve yarım asrı kısır döngüye mahrum kalacaktır.

* Bu vazife bize ülkeyi ve milleti gerektiğinde en sert fırtınalarda sağ salim çıkarmak için tevdi edildi. Irak’ta yaşanan, Suriye’de yaşananları hatırlayın. Bir dönem bölgesinin en parlak yıldızı olan Libya’nın nasıl paramparça edildiğine bakın. Ukrayna’nın topraklarının adım adım nasıl elinden alındığına, işgal tehdidi ile karşı karşıya geldiğine bakın.

* Bu senaryoların hepsi ülkemizin üzerinde oynanmak istenmiştir. Biz yürek yüreğe, omuz omuza vererek vatanımızın bütünlüğü ve insanımızın beraberliği, devletimizin bekasına yönelik tehditleri teker teker bertaraf ettik. Aldığımız karar ve tercihlerin, yönetimin tüm riski bize kazanımları ülkemize ve milletimize aittir.

* Gezi hadiseleri, Çukur eylemi, 17-25 Aralık kumpası, 15 Temmuz darbe girişimiyle ülkemiz karanlığa sokulabilseydi Türkiye’nin bugün ne halde olacağını hayal etmek bile istemiyoruz. Vatan toprakları sırtlan, akbaba, yılanların istilasına uğramış olsaydı bugün hayat pahalılığını değil kaybettiğimiz sevdiklerimizi, yıkılan evlerimizin acılarını konuşuyor olacaktık.

* Bugün Ukrayna’da milyonların neler yaşadıklarını, nasıl bir çaresizliğe sürüklendiklerini hep beraber görüyoruz. 200’e yakın yetimi ve öğretmenlerini birlikte ülkemize aldık. Kendilerine ülkemizde ev sahipliği yapacağız. Bunlar yetim yavrular. Kolay değil. Kadınlar, evlatlarıyla beraber ellerinde valizleri oralardan çıkıp ta buralara kadar geliyorlar.

* Polonya, Romanya, Macaristan’a geçiyorlar. Bunlar kolay değil. Ülkemize sağladığımız en büyük kazanım, hizmet Türkiye’yi böyle bir duruma düşmekten kurtarmış olmamızdır. Üstelik bununla da kalmadık, tüm mazlum, mağdurların sığınağı haline getirdik ülkemizi. Suriye, Irak, Afganistan’dan gelenler. Türkiye’nin birbirleriyle savaşan tarafların bile güvendiği, barış ve diyaloğun sağlandığı ülke gibi görünmesinin sebebi geride bıraktığı sürecin başarıyla geçirmiş olmasıdır.

“NE YAPTIĞIMIZI GAYET İYİ BİLİYORUZ”...

* Türkiye’yi dünyanın 10 büyük ekonomi arasına sokacak programı uyguluyoruz. Sıkıntılarımız geçici ama unutmayın, kazanımlarımız baki, umudumuz canlı, geleceğimiz aydınlıktır. Ne yaptığımızı, niçin yaptığımızı, nasıl başaracağımızı gayet iyi biliyoruz. Milletimizden sadece sabırlı olmasını, bize güvenmesini bekliyoruz. Ülkemiz 2023’de her alanda dünyanın en üst ligine çıkmış huzurlu, müreffeh bir ülkenin bizi beklediğine canı gönülden inanıyoruz.

TEMEL İHTİYAÇ ÜRÜNLERİNDE KDV İNDİRİMİ...

* Küresel ve bölgesel krizler karşısında, hayat pahalılığı karşısında milletimizi korumanın mücadelesini verirken idari reformları da ihmal etmiyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığımız, ilgili STK ve sektörlerle yakın istişare içinde KDV düzenlemesini hazırlamıştır.

* İlk etapta gıda ürünlerindeki KDV oranını üretim, toptan ve perakende aşamalarının tamamında yüzde 8’den yüzde 1’e düşürmüştük. Et, süt, yumurta, yoğurt, peynir, patates tahıl gibi pek çok üründe bilfiil uygulanmaya başlandı. Mesken ve tarımsal sulamada kullanılan elektriğin KDV’sini yüzde 18’den yüzde 8’e indirdik.

* Şimdi de deterjan, sabun, tuvalet kağıdı, peçete, bebek bezi gibi ürünlerin KDV’sini yüzde 18’den yüzde 8’e indirme kararı aldık. Yeme içme hizmetlerinde KDV oranını yüzde 8 olarak belirliyoruz.

* Satın alınan konut nerede olursa olsun metrekaresine göre değişen aynı kademeli KDV uygulamasına tabi olacaktır. Net alanı 150 metrekareyi aşmayan konutlarda KDV yüzde 8’dir. Bu büyüklüğü aşan konutlarda ilk 150 metrekarede yüzde 8, aşan konutlarda yüzde 18 KDV uygulanacaktır.

* Afet riski alanlarında 150 metrekareye kadar yüzde 1, aşan kısmında yüzde 18 KDV tahakkuku yapılacaktır. Arsa ve arazinin KDV oranını yüzde 8’e indiriyoruz.

* İmalat aşamasında ödedikleri KDV’leri istisna kapsamına alabilen ihracatçılara, ihracat bedelinin belli oranda iade yapılması sunulacaktır. Turizm yatırımlarını da buna dahil ediyoruz. İmalatçılar yatırımlarını bitirdikten sonra KDV ödemeden aynı işlemleri yapabilecekler.

* Tıbbi cihazların KDV’sini yüzde 18’den yüzde 8’e indiriyoruz. Tarım sektöründe sertifikalı tohum, fidan teslimlerinde KDV yüzde 1, süt toplama tanklarında KDV’yi yüzde 8’e indiriyoruz.

* Ülkemize döviz kazandırılması amacıyla yabancılara satılan konut ve iş yerlerindeki istisnayı 1 yıldan 3 yıla çıkarıyoruz. Oto galericiler, yat, kotra satışlarındaki yüzde 1 KDV oranını yüzde 18’e çıkartıyoruz.

* Ülkemizi elektrik otomobil üssü haline getirecek çalışmalarla ilgili müjdeli haberimiz var. Elektrikli otomobil ve kullanımındaki gelişmeleri dikkate alarak yüksek hızlı şarj istasyonlarının yaygınlaştırılması konusunda yeni adımlar atıyoruz. 81 ilimizin tamamında yüksek hızlı şarj istasyonu kurulmasındaki çalışmalara 300 milyon liralık bir destek sağlıyoruz.

Gazeteler