Manşetler
- Kategori: Manşetler
- Gösterim: 1362781
İstanbul'da saat 14.00 sıralarında meydana gelen şiddetli deprem büyük paniğe neden oldu. Kandilli Rasathanesi depremin merkez üssünü Silivri açıkları şiddetini ise 6.0 olarak açıklarken AFAD, büyüklüğü 5.8 olarak duyurdu.
Deprem birçok ilde hissedildi. İstanbul'da telefon hatları kısa süreli kesildi. Avcılar, Bakırköy, Fatih'inde aralarında bulunduğu bazı binalarda küçük hasarlar oluştu. 'Büyük deprem'e hazırlık konusu en şiddetli şekilde bir kez daha gündeme geldi.
Bir haftadır beşik gibi sallanan İstanbul Silivri açıklarında bu kez şiddetli deprem meydana geldi. 6 büyüklüğündeki deprem yerin 12 km derinliğinde oldu. Depremle birlikte tüm İstanbul'da büyük bir panik yaşandı. Vatandaşlar kendilerini dışarı attı. Avcılar, Fatih, Bakırköy gibi sahil şeridindeki ilçelerde bazı binalarda hasar oluştu. Depremden sonra telefonlar kısa süreliğine devre dışı kaldı.
Şiddetli sarsıntıda toplanma yerleri, kentsel dönüşüm, depreme dayanıklı bina üretimi gibi uzmanların sürekli uyarılarda bulunduğu büyük depreme hazırlık sorununu gündeme getirdi.
İSTANBUL'DA OKULLAR TATİL EDİLDİ...
İstanbul Valiliği kentte meydana gelen 5.8'lik deprem nedeniyle ilk ve orta dereceli okulların tatil edildiğini açıkladı.
İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada ''Deprem nedeniyle ilimizdeki ilk ve orta dereceli okullarımızda tedbiren bugün eğitimin geçici olarak tatil edilmesine karar verilmiştir'' denildi.
SİLİVRİ DEVLET HASTANESİ BOŞALTILDI...
İstanbul’da yaşanan depremin ardından Silivri Devlet Hastanesi güvenlik nedeni ile boşaltıldı. Hasta ve hasta yakınları devlet hastanesi bahçesinde beklemeye devam ediyor. Öte yandan hastaneye yakın bir binanın çatısının yıkılması sonucu 5 kişi yaralandı. Yaralılar hastanelere kaldırıldı.
Avcılarda bir caminin minaresi çöktü.
Deprem İstanbul'un yanı sıra Bursa, Kocaeli, Kırklareli, Balıkesir, Çanakkale'de de hissedildi.
Kandilli Rasathanesi depremin büyüklüğünü 6.0 olarak açıkladı. AFAD ise İstanbul'daki depremin şiddetini 5,8 olarak duyurdu.
Depremin ardından telefonlar kilitlendi. İstanbul ve çevresinde telefon hatları bir saate yakın sağlıklı çalışmadı.
Avcılar'da bir caminin minaresi yıkıldı.
Tüm İstanbul'da okullar ve bazı ilçelerde hastaneler tedbir amaçlı boşaltıldı.
Şiddetli deprem sonrası 4 büyüklüğünde bir artçı sarsıntı oldu.
İSTANBUL VALİLİĞİ'NDEN AÇIKLAMA...
İstanbul Valiliği deprem sonrası yaptığı açıklamada ''Meydana gelen deprem sonrasında saat 14.20 itibariyle ilimizdeki AFAD, AKOM, 112, 155, 156 ihbar hatlarına herhangi bir hasar ihbarı yapılmamıştır'' ifadelerine yer verdi.
İstanbul'da kent genelinde hissedilen deprem İstanbul Havalimanı'nda kısa süreli hareketliliğe neden oldu. İstanbul Havalimanı'nda da deprem olduğunu hisseden yolcular ile çalışanlar, terminalin belirli yerlerinde toplandı.
Yolcular ve çalışanlar kısa süreli panik yaşamalarının ardından aile ve yakınlarıyla cep telefonlarıyla görüştü.
.
''YAKINLARIMIZA ULAŞAMIYORUZ, TELEFON ÇEKMİYOR''
Yeşilköy’de bulunan İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen fuara gelen vatandaşlar depremin ardından dışarı akın etti.
Vatandaşlar,Yakınlarımıza ulaşmaya çalışıyoruz ancak ulaşamıyoruz. Telefon çekmiyor. İnternet çekiyor Twitter'a bakıp bilgi alıyoruz” dediler.
ÖNCEKİ GÜN 4,6 İLE SALLANMIŞTI...
İstanbul’da önceki gün saat 11.01’de aynı bölgede 4, 6 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti. Deprem, korku ve paniğe neden olmuştu.
- Kategori: Manşetler
- Gösterim: 646846
Dünya,Ortadoğu odaklı enerji savaşları ile meşgul iken Rusya'nın Koltsovo şehrindeki Vektor Devlet Viroloji ve Biyoteknoloji Araştırma Merkezi'nde inşaat esnasında patlama oldu. Patlama nedeniyle ebola, veba ve çiçek hastalığı virüslerinin saklandığı araştırma merkezinde virüs sızıntısı olduğu açıklandı. Sıcak savaş tamtamlarının çaldığı bir dönemde bir de biyo-teknoloji savaşları konuşulmaya başlandı...
Geçtiğimiz günlerde Alanya'da birlikte zaman geçirme şansı yakaladığımız, ilminin zekâtını vermeye çalışan akademisyen, yazar Ramazan Kurtoğlu ile biyopolitik savaşlar hakkında konuştuk.
Ali Dulum: İlk kez sizin kitaplarınızdan öğrendiğim ama son günlerde ekranlarda sıkça duymaya başladığımız bir sözcük: Biyo-politik.Sizin de "Biyo-Politik Savaşlar" adlı oldukça detaylı ve bilgilendirici bir kitabınız var."Biyo-Politik" ne demektir Sayın Hocam?
Ramazan Kurtoğlu: "Biyo-politik" aslında bir yönetim ilkesidir. İnsanın biyolojik niteliklerinin de denetlenmesini amaçlar. Bir canlı türü olarak insanın, yönetimi altında olan tüm insanların bedenini siyasal stratejilere dâhil ederek bu çerçevede doğum ve ölüm oranları, sağlık düzeyi, yaşam süresi gibi koşulları düzenlemeyi hedefler.
Ali Dulum: Biyo-politik ne zamandan beri ülkeler ve milletler için belirleyici bir güç alanı haline geldi?
Ramazan Kurtoğlu: Süreç 1971'de ABD Başkanı Nixon’un şok bir kararla altın standardını tamamen kaldırıp, doları serbest dalgalanmaya bırakmasıyla başladı.Küreselci elitler para, din gibi konuları bahane ederek düşündükleri küresel düzeni manipüle ederler.1971 'de de yeni sistemin kurulması için dolar ile altının arasındaki bağı kopardılar. Yaratıcı yıkım için çalışmaya başladılar.
Bu küresel güçler istedikleri tek dünya hükümetini kurmak için "kaostan düzen yaratma" yı planlıyorlar. Su savaşları, gıda savaşları ve küresel güç, mülteci dalgaları... Bunların hepsi Türkiye için milli güvenlik meselesidir. Yakın dönemde su sorunu yaşayacak ülkelerden biri de Türkiye. Türkiye 2040'tan itibaren su sıkıntısı çekecek ve ülkemiz kuraklaşacak. Özellikle bu geçirdiğimiz yaz mevsimini de göz önünde bulunduracak olursak yeni düzeni kurmaya çalışanlar, küresel ısınmayı bahane ederek su, gıda ve toplum sağlığı üzerinde tüm dünya çapında operasyon ve manipülasyon yapma imkânına sahipler.
Ali Dulum: Yazdığınız kitaplarınızda ve katıldığınız televizyon programlarında dile getirdiğiniz küresel elitler gıda, su, ilaç gibi enstrümanlarla insanları nasıl kuşatıp, insanoğlunu nasıl tehdit ediyorlar?
Ramazan Kurtoğlu: Bunları yapanlar, güç simsarı olan bu kişiler kendilerini "Tanrı "yerine koyuyorlar. Bütün insanlığın kaderini bir avuç insan belirliyor. Dünyadaki dolaşan parayı, politikaları hep aynı insanlar, hep aynı merkez dizayn ediyor.
Dünya nüfusu azaltılmalı diyen küresel elitler,1955 yılında "Rockefeller Vakfı “adlı bir vakıf kurdu. Bu vakfın başına Henry Kissenger getirildi. Henry Kissenger bir sözünde petrol ile hükümetleri, gıda ile bütün insanlığı kontrol edersiniz diyordu. Bu tarihten itibaren kurulan vakıf, bitkilerin GDO’su ile oynamaya başladı.
Dünya da emperyalist mücadele de iki tür silah kullanılır. Biri sesli silah olarak sıcak savaş unsurları, bomba vs. bir de sessiz silahlar olarak para, su ve ilaç kullanılır. Sessiz silahlar ile biyoloji, algı, genetik venöroloji üzerinden mücadele yürütülür.
Ali Dulum: Aydın olma sorumluluğunu yerine getiren bir akademisyen ve yazar olarak biyo-politik oyunları çok sık yazıyor ve ısrarla gündemde tutmaya çalışıyorsunuz.Biyo-politika, ülkemiz için niçin bu kadar önemli?
Ramazan Kurtoğlu: XXI.yüzyılın ilk yarısında adına biyo-politik savaşlar diyebileceğimiz iklim bağlantılı Su, GDO'lu yiyecekler ve bunların sebep olduğu kitlesel hastalıklar gerek insanlık için gerekse milli düzeyde sağlık istihbaratını, en önemli genetik ve biyopolitik savaşların unsuru haline getirecek.
Türkiye Cumhuriyeti’nde gıda, su, sağlık, aşılar üzerinde inanılmaz bir oyun var ve ülkemiz saydığımız bu alanlar açısından tehdit altında. Gıda, su ve ilaç yeni savaş alanıdır.
Dünya da işlenebilir toprağın % 60’ına ,Dünyayı yöneten yedi aile sahiptir. Bu yedi aile dünya da üretilen enerjinin de % 80'inini kullanmaktadır. Temiz içilebilir suya erişmek her geçen yıl zorlaşıyor. Her yıl temiz su tüketemediği için 2 milyon kişi aramızdan ayrılıyor. Günde 6 bin çocuk temiz içilebilir su bulamadığı için ölüyor.
Dünya ki milletlerarası bütün anlaşma ve teminatlara rağmen, su ve gıda bir silah olarak kullanılmaya devam ediyor.
III.Dünya Savaşı asimetrik olarak çoktan başladı. Bu bakımdan devletimiz aşıları ve ilaçları yeniden düzenlemeli. Ülkemizde erkeklerde kısırlık görülme oranı oldukça yüksek. ABD'de yapılan çalışmalarda tükettiğimiz şekerin beyin ile bağırsak ilişkisini bozduğu, Tip 3 şekerin Alzheimeir'a neden olduğu yapılan çalışmalarla ortaya çıktı.
Ali Dulum:Peki bu küresel elitler "biyopolitika " adına GDO'lu ürünler, cıvalı aşılar...Başka?
Ramazan Kurtoğlu;GDO'lü ürünlerle ilgili fareler üzerinde yapılan deneylerde farelerin 3.nesilden sonra kısırlaştığı ortaya çıkarıldı. Hatta ülkemizdeki tüp bebek merkezlerinin artışını bu GDO'lu ürünlerle ilişkilendirebiliriz.
ABD'de yapılan bir çalışmada 2050 yılında Amerika'da yaşayan insanların yarısının kronik hastalığa yakalanacağı hesaplanıyor.
Dünyada en güçlü lobiler; finans, endüstriyel gıda ve ilaç endüstrisidir.
2018 yılının sonunda dünyanın geliri 87 trilyon dolardı. Bu paranın bir trilyon dolardan daha fazlası reçeteye yazılan ilaçlara harcanmaktadır. İlaca yatırım yapan ABD'de her sene yüz binin üzerinde insan reçetedeki ilaçların yan etkisinden ölmektedir.
2002-2003 yılında 26 bin Türk insanına hatalı, defolu kalp pili takıldı. Bu sorun mahkemeye gidince devleti bir avukat temsil ederken o pilleri ithal eden firmayı 101 avukat savundu.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde MR tahlili yaptırma ve ameliyatlar inanılmaz boyutta. Bu ülkede 15 milyon MR çekilmesi ne demek! Ülkemizde Sağlık Bakanlığı kayıtlarına göre 2018 yılsonu itibarı ile 50 milyon kutu antideprasan satıldı. Devleti soyuyorlar, bu da bir savaş. TC Devleti'nin 450 milyar $ dış borcu var. Son 15 yılda SGK merkezine devletten aktarılan para 450 milyar. Bu ülkede 2015’te 10 milyon insan ameliyat edildi. Bu nasıl olabilir?
Konuyu bağlayacak olursak; Küresel düzeni tesis etmek isteyenler en çok ulus üstü kuruluş ve kurumlara,WHO, İMF, WB, BM... vb.sirayet ederek bu kuruluşlar aracılığı ile ülkelerde manipülasyon yaparlar.
Küresel iklim değişikliği hem gıdayı hem beslenmeyi hem de bedeni etkileyecek. Bu büyük bir projenin parçasıdır. Kripto para, emoji alfabesi gibi alanlarla kuşatılıyoruz. Tehlike büyük, birlik olmak zorundayız. BAŞKA TÜRKİYE YOK!
Op. Dr. Ali DULUM Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Baş ve Boyun Cerrahi #dralidulum
Kitap öneri; Ramazan Kurtoğlu, Biyo-Politik Savaşlar
- Kategori: Manşetler
- Gösterim: 38484
Gazipaşa İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne atanan 3. sınıf Emniyet Müdürü Mehmet Akbıyık görevine başladı...
Mehmet Akbıyık, "Gazipaşa'ya daha önce gelme fırsatım hiç olmadı ama insanları çok sıcakkanlı, misafirperver. Uzun yıllar kurum içerisinde birçok görev alanında hizmetler verdim. Gazipaşa'nın güvenli ve huzurlu bir ilçe olduğunu biliyorum. Bizler de bu huzur ve güvenliliğin devamı için çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi.
- Kategori: Manşetler
- Gösterim: 60885
15 Eylül Dünya Temizlik Günü ve 21 Eylül Uluslararası Kıyı Temizleme etkinliği vesilesiyle, Alanya Belediyesi öncülüğünde her yaştan katılımcılar, Alanya’nın plajlarında temizlik çalışması yürüttüler. Binlerce atık, el birliği ile çöpe atıldı...
Alanya Belediyesi’nin öncülüğünde, gerçekleşen etkinliğe Alanya’nın her kesiminden katılımcı iştirak etti. Dizalya Palm Garden, Nox Inn Deluxe Hotel, Azura Deluxe Hotel, Saphir Hotel, Saphir Resort Hotel, Rubi Hotel, Rubi Platinum Hotel, Titan Select, Titan Garden Club, Titan Hotel, Lumos Deluxe Hotel, A11 Otelleri, Adin Hotel, Adenya Hotel, Arancia Otelleri, Club Hotel Justiniano, Diamond Hill Resort Hotel, Botanik Hotel, Dephin Deluxe Hotel, Modern Saraylar Hotel, Wome Deluxe Hotel, Goldcity Hotel, Gold Island Hotel, Doğanay Hotel, Grand Kaptan Otel gibi mavi bayraklı turistik tesislerin yanı sıra Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ekipler, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri, dernekler, Özel Yaşam Tasarım Okulları, Atatürk Ortaokulu, Cikcilli Mehmet Emine Öncü İlkokulu, Şehit Coşkun Nazilli İlkokulu, Hacıkura İlkokulu, Mahmutlar Anaokulu, Oba Akdeniz Anadolu Lisesi gibi ekookullar da etkinlikteki yerini aldı.
MÜDÜR ERDOĞMUŞ: “MAVİ DENİZ YEŞİL DOĞA SLOGANIYLA HAREKET EDİYORUZ”
Alanya Belediyesi Temizlik İşleri Müdürü Adem Demir’in sunumunun ardından etkinliğin açılışında konuşan Alanya Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Sevda Erdoğmuş, “Alanya Belediyesi olarak bizler ‘Mavi Deniz Yeşil Doğa sloganıyla hareket ediyoruz. 2019 yılı itibariyle denizlerimizde yaptığımız çevreci çalışmalarda yaklaşık 6 ton atık çıkardık ve uygun şekilde bertarafını sağladık. 70 kilometrelik sahil bandında 1 deniz yüzey atık toplama gemisi ve kontrol teknemiz ile sürekli hizmet vermekteyiz. Akdeniz’in ilk yüzey temizleme teknesi yine Alanya Belediyesi’ndedir. Yine denizlerde seyahat eden yolcu ve gezi teknelerinin atıklarını bertaraf etmek ve denize atık bırakmalarını engellemek amacı ile Mavi Kart Atık Alım İstasyonu’nu 2012 yılında hizmete soktuk. Ayrıca 73 adet mavi bayraklı tesisimiz ile Türkiye’ye örnek bir ilçe olmayı da başardık” dedi.
BAŞKAN YÜCEL: “TEMİZ BİR GELECEK TEMİZ BİR ÇEVRE İLE MÜMKÜN OLACAK”
Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel de, “Bizler doğal hayata son derece önem veren bir idolojiyi temsil ediyoruz. Hayata geçirdiğimiz çalışmalarda bunu her anlamda yansıtan, bitkiye, hayvana, denize, havaya kısacası insan hayatının etrafını dolduran, yaşamında önemli bir yere sahip her şeye önem veren bir anlayışı sürdürüyoruz ve sürdürmeye de devam edeceğiz. Alanya Belediyesi olarak temiz bir geleceğin temiz bir çevre ile mümkün olacağına inanıyoruz ve bu doğrultuda çalışmalar yapıyoruz. Bugün buraya gelen, gencinden yaşlısına herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu. Konuşmaların ardından Başkan Yücel ve beraberindekiler hep birlikte Galipdere Plajı’nda çevre temizlik çalışması yürüttü. Toplanan atıklar, Alanya Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğüne bertaraf edilmek üzere teslim edildi.
- Kategori: Manşetler
- Gösterim: 241387
Alanya Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu'ndan Antalya çıkarması...
AGC Yönetim Kurulu, AGF üyeliğini resmiyete döktü. Antalya temasları kapsamında ilk olarak Antalya Gazeteciler Cemiyeti'ni ziyaret eden Alanya GC Yönetimi, burada Akdeniz Gazeteciler Federasyonu (AGF) yönetimi ile de toplantı yaptı. Başkan Gaye Coşkun, Antalya GC ve AGF Başkanı Mevlüt Yeni'ye AGC Yönetimi tarafından alınan AGF'ye üyelik kararını takdim etti. Coşkun, "AGC Genel Kurulu'nun verdiği yetki ile yönetim kurulumuz bölge federasyonu olan AGF'ye katılma kararı aldı. Birlikte dayanışma içinde, bölgemizde medya sorunlarına yönelik çalışmalar yapacağımız inancındayız" dedi.
AGF Başkanı Yeni, "Bölgede güç birliği oluşturmaktan, Alanya Cemiyeti ile dayanışma içinde sektörümüzün sorunlarını çözmek için el birliği ile çalışmaktan mutlu olacağız" dedi.
Temaslarda Alanya GC heyetini, Antalya Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu üyeleri karşıladı. Mesleki sorunlar üzerine sohbetin gerçekleştiği ziyarette, işbirliği konusunda da fikir alışverişinde bulunuldu.
Alanya Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, Antalya'da TSYD Alanya Şube Başkanı Şifa Çicek'i de Akdeniz Manşet Gazetesi'nde ziyaret etti. AGC'nin Antalya temasları Antalya Valisi Münir Karaloğlu ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'i ziyaretleri ile devam ediyor.