head
2183026 810x458 75f08
Perşembe, 18 Nisan 2024

Akdeniz’de art arda depremlerin olması, Alanya'da vatandaş tedirgin etti. Uzmanlar, Akdeniz'de fay hareketliliğinin Alanya dahil tüm kıyı şeridi için tsunami tehlikesi taşıdığını belirtti...

 ALANYADA TSUNAMİ 2 adc2a

Alanya son haftalarda peş peşe yaşanan depremlerle sallandı. Akdeniz'de fay hareketliliğinin artması Alanyalıyı tedirgin etmeye yetti. Uzmanlar yaşanan bu hareketliliğin Alanya için tsunami riski taşıdığını belirterek ciddi uyarılarda bulundu.

Türkiye’nin içinde bulunduğu Akdeniz- Himalaya deprem kuşağının en önemli özelliği büyük levhalar arasında küçük birçok levhanın bulunması şeklinde yorumlanıyor. Bu nedenle topraklarımızın neredeyse tamamına yakını fay zonları üzerinde bulunuyor ve bu durum Türkiye'yi deprem açısından oldukça riskli ülkeler arasına sokuyor.

Sınırlarımız içerisinden geçen Bitlis-Zagros Kenet Kuşağı, Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu Fay Zonları ile Batı Anadolu Faylı Açılma Hatları ise sürekli deprem üreten zonlar.

Bu zonlar içinde, Batı Anadolu Faylı Açılma Hatları’nda sıklıkla deprem haberleri alıyorduk. Özellikle Ege Denizi’nde meydana gelen depremlerin büyüklüğü bazen 4 ve üstüne çıksa da sık sık 2 ila 3.5 arasında çok fazla hissedilmeyen depremler meydana geldi/geliyor.

 ALANYADA TSUNAMİ 1 775d0


Hatta dün Muğla'da 4.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Ama son birkaç haftadır art arda Akdeniz’de depremlerin olması, bölgede neler oluyor sorusunu akıllara getirdi.

 

ÖNCE ALANYA, SONRA KIBRIS AÇIKLARI, EN SON İSE ANAMUR...
İlk önce 5 Ocak'ta Alanya açıklarında 5.3 büyüklüğünde bir deprem yaşandı. Deprem Antalya'nın tüm ilçelerinden hissedildi.

Bu depremden altı gün sonra ise Kıbrıs’ın güneybatı açıklarında saat 04:07'de 6.4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Derinliği 5,06 kilometre olarak açıklandı.

Deprem, Mersin, Adana, Antalya ve Konya da dâhil olmak üzere birçok ilden hissedildi. Depreme uykuda yakalanan vatandaşlar, paniğe kapılarak sokaklara bile döküldü. En son ise 13 Ocak’ta Mersin'in Anamur ilçesi açıklarında 3.9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Bu deprem diğer iki depreme göre biraz daha küçük ölçekli olsa da, özetle son iki haftadır Akdeniz deprem açısından oldukça hareketli…

KIBRIS YAYI BOYUNCA ŞİDDETLİ DEPREMLER BEKLENİYOR...
Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğum Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat, “Antalya Körfezi ile Kıbrıs arası Doğu Akdeniz’in sismik açıdan en aktif bölgesi” dedi ve ekledi:

“Antalya'da olan deprem dışında Kıbrıs açıklarında meydana gelen deprem de aynı faylanma özelliğine sahip. Bu depremler Kıbrıs Yayı içinde tanımlanan sıkışma kaynaklı bir hareketliliği işaret ediyor. Özellikle Girit Yayı ve Kıbrıs Yayı boyunca şiddetli depremlerin olabileceği sismolojik açıdan mümkün.”

Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir ise “Son yıllarda Helen Yayı üzerinde, özellikle Girit ve Rodos Adası güneyinde meydana gelen depremler Kıbrıs Yayı üzerindeki fayların tetiklenmesine neden olmuş olabilir” dedi ve şu bilgiyi paylaştı:

“Kıbrıs Yayı, tıpkı Helen Yayı gibi Anadolu Levhası ile Afrika Levhasını birbirinden ayıran büyük ölçekli bir dalma-batma zonudur. 100 kilometre genişliğinde bir Yay boyunca çok sayıda fay parçası içeren Kıbrıs Yayı üzerinde, geçmiş dönemlerde yıkıcı depremlerin olduğu biliniyor. Bu yay üzerinde tarihsel dönemlerde meydana gelen depremlerin Antalya, Mersin, Adana ve Hatay kıyı bölgelerinde can ve mal kaybına neden olduğu ve tsunami yaşandığı kayıtlarda mevcut.” Peki Akdeniz’de hareketlilik devam edecek mi? Bölgede kaç büyüklüğünde deprem bekleniyor? Prof. Dr. Hasan Sözbilir ile Dr. Doğan Kalafat oldukça önemli bilgiler verdiler.

ALANYADA TSUNAMİ 3 447ea

ÜÇ BÜYÜK FAY ZONU HATAY’DA BİRLEŞİYOR...
Akdeniz’de tam olarak hangi fay zonları yer alıyor? Bu zonların hareketliliği ne durumda?

Prof. Dr. Hasan Sözbilir: Şunu çok net bir şekilde söyleyebilirim ki Türkiye'nin güneyinde bulunan Akdeniz'deki depremler Kıbrıs Yayı’ndan kaynaklanıyor.

Bölgede ise üç tane önemli zon bulunuyor. Kıbrıs Yayı doğuya doğru bir yay çizecek şekilde Hatay iline ulaşıyor. Bu yay, Burada Ölü Deniz Fay Zonu ve Doğu Anadolu Fay Zonu ile birleşiyor. Özellikle Akdeniz’de Hatay üç büyük fay zonunun birleşim yeri olarak yüksek bir sismik özelliğe sahip.

Dr. Doğan Kalafat: Hatta Hatay ve yöresi son yüzyılda önemli bir deprem üretmedi. Son önemli deprem 1992 yılında meydana geldi ve orta büyüklükteydi.

Dolayısıyla bu bölge sismolojik açıdan önemli bir alanı oluşturuyor. Bölgede yaşayan vatandaşlarımızın, afet direnci yüksek ve bilinçli bir toplum olmaları ayrıca depreme dayanıklı konutlarda oturmaları gerekiyor. Alınacak en önemli tedbirlerin başında bu geliyor.

‘HATAY-KAHRAMANMARAŞ TARAFLARINDA DEPREM ÜRETME ZAMANI GELMİŞ FAYLAR OLDUĞU BİLİNİYOR’...
Peki Akdeniz’deki mevcut fay zonları yeni depremler üretebilir mi? Kaç büyüklüğünde bir depremden bahsedebiliriz?

Prof. Dr. Hasan Sözbilir: Hem Kıbrıs Yayı üzerinde, hem Ölü Deniz Fay Zonu ile Doğu Anadolu Fay Zonu’nun Hatay-Kahramanmaraş taraflarındaki kesimlerinde ‘sismik boşluk’ adı verilen deprem üretme zamanı gelmiş fay segmentleri olduğu biliniyor.

Bu bölgedeki fayların 7.5 büyüklüğüne varan depremler üretebileceği geçmiş dönem kayıtları, fayların sismolojik özellikleri ve geometrik özelliklerinden biliniyor.

Dr. Doğan Kalafat: Zaten Ege ve Akdeniz her zaman hareketlidir. Özellikle Girit-Oniki adalar bölgesinde her yıl en az 6.0 büyüklüğünde deprem meydana gelir. Deprem Akdeniz’e doğru uzanarak devam eder. Bu durum tektonik levha sınırları boyunca hızlı deformasyonun bir sonucudur.

ALANYADA TSUNAMİ 4 fcb5b

ANTALYA, MERSİN, ADANA VE HATAY, TSUNAMİ RİSKİ ALTINDA...
'1-3 metre arasında tsunami yüksekliği olabilir' Akdeniz kıyımızda oluşacak 6 ya da daha üstü büyüklükte bir depremde tsunami oluşabilir mi?

Prof. Dr. Hasan Sözbilir: Kıbrıs Yayı üzerinde bulunan fay segmentleri 6.5 ve üzeri deprem ürettiğinde Antalya, Mersin, Adana ve Hatay’da tsunami tehlikesi oluşabilir.

Bu durumun test edilmesi için tsunami tehlikesi olasılığını ölçmek adına deprem senaryolarına dayalı tsunami modelleme çalışmalarının yapılması gerekiyor.

Tarihsel dönem depremlerine bakıldığında (1900 yılı öncesi deprem katalogları) güney ve batı kıyılarımızda 142 yılda can ve mal kaybı yaratan tsunami yaşandığı kayıtlara geçmiş. Dr. Doğan Kalafat: ‘Avrupa-Akdeniz Tsunami Kataloğu’nda Akdeniz, tsunami açısından en riskli bölge olarak geçiyor. Bölgede günümüze kadar tsunami şiddeti 6 olan 120’nin üzerinde tsunami kaynaklı olay meydana geldi.

2018 yılında yapılan 'Küresel Tsunami Tehlike Modeli'ne göre 1-3 metre arasında tsunami yüksekliği bölgede gözlenebilir.

Bu durum hem uluslararası hem de Kandilli Rasathanesi ve uzmanlarının çalışmaları tarafından ortaya konmuştur.

 

TÜRKİYE’DE DEPREMLERİN SAYISINDA YÜZDE 40’LIK BİR ARTIŞ VAR...
Yaşanan son depremlerden sonra, Afrika Levhası’nın 4-5 yıl önce yılda 2.5 cm hareket ettiği ancak son dönemlerde artık yılda 6 cm hareket ettiğine dair açıklamalar oldu. Bu doğru mu? Afrika Levhası’nın daha fazla hareket etmesi hangi sonuçlara neden olabilir?

Prof. Dr. Hasan Sözbilir: Aslında bununla ilgili bilimsel bir çalışma bulunmuyor. Bilinen gerçek şudur; Afrika Levhası Ege ve Kıbrıs yayları boyunca kuzeye doğru Anadolu Levhası altına yılda ortalama 22 mm bir hızla dalar. Fakat bu dalma hareketi Ege ve Kıbrıs yayları üzerinde aynı oranda değildir.

Hem Afrika kabuğu hem de bindiren Anadolu kabuğu heterojen bir yapıya sahip olduğundan levhaların birbirine yaklaşması sırasında büyük gerilimler oluşuyor.

Bunun sonucunda kabuk içindeki kayaların kırılmaya karşı olan direnci yenildiği anda ise deprem meydana gelir.

Belirli bir zaman sonra da boşalan enerjinin aktarıldığı fay parçası üzerinde yeni depremlerin oluşumu gerçekleşir. Afrika-Anadolu levhalarının yıllara göre hareketi jeofizik yöntemlerle ölçülüyor. Bu hareket uzun jeolojik zamanlar dâhilinde değişim gösterebilir.

Fakat günümüzde levha hareketlerinin hızlandığını kanıtlayan bilimsel bir görüş henüz yayımlanmadı. Ama son yıllarda Tükiye'de oluşan depremlerin sayısında yüzde 40’lık bir artış olduğu resmi makamlarca açıklandı.

Levha hareketleri insanların fark edemeyeceği kadar çok yavaştır ve belirli bir düzeyde devam eder. Örneğin Afrika levhası bu hızla Anadolu Levhası’nın altına dalmaya devam ederse 65 milyon yıl sonra Akdeniz’in kapanacağı belirtiliyor. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Hürriyet

 

Gazeteler