Türk Eğitim-Sen Antalya 2 Nolu Şube Başkanı Burhan Ulu, Alanya'da yaptığı Basın açıklamasın da Milli Eğitim Bakanlığı’nın taşra teşkilatlarında paralel yapılanmaların yer alıp almadığını sordu...
BURHAN ULU : "Değerli basın mensupları, bugünkü basın açıklamamızda iki konu hakkında sizleri bilgilendirmek istiyoruz.
Yıllardır söylediğimiz fakat bir türlü sesimizi duyuramadığımız bir konuyla ilgili komşu ilçe Manavgat’da yaşanan bir olay söylediklerimizin ne denli doğru olduğunu gösterir niteliktedir. Aşağıdaki söz ve ifadeler bizzat olayın kahramanlarına aittir.
“ İzmir Çeşme İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne Şube Müdürü olarak atanan Aydın KAYA’ya yeni görevinde başarılar diler Manavgat eğitimine ve sendikamıza vermiş olduğu hizmetten dolayı EBS Manavgat teşkilatı olarak çok teşekkür ederiz.”
Bu sözler Manavgat EBS Başkanına aittir.Bakınız karşılığında İzmir Çeşme İlçe Milli Eğitim Şube Müdürlüğüne atanan Aydın KAYA ne diyor?
“Bizi unutmayarak VEFA’nın sadece İstanbul’da bir semt adı olmadığını gösteren sendika yönetimimize teşekkür ediyorum, sağolsunlar varolsunlar.”
Türkiye’de ki idarecilerin büyük bir çoğunluğunun aynı düşünce ile belli bir sendikanın mensuplarından olduğu herkes tarafından bilinen bir gerçektir.Eğitimimizin yerlerde süründüğü de bilinen bir gerçektir.Buna göre eğitimdeki başarısızlığın nerden kaynaklandığını bilmemek cahillik demektir.
Biz, bu tür olayları yıllardır defalarca dile getirdik.Buna rağmen ya sesimizi duyuramadık, ya da sesimiz duyulmak istenmedi. Umarım artık kendi seslerini duyarlar.Devletin makamları birilerine hizmet karşılığı dağıtılan yerler değildir.Türk Eğitim Sen olarak diyoruz ki;devlet kademelerinde makamların yükseliş ölçüsü birilerine hizmet etmekle değil devlete ve millete hizmet etmekle olmalıdır.Sadakati ve aidiatı devlete ve millete olmayıp iradesini sümüklü mendilini yedikleri zevatların ellerine bırakanların bu ülkede ne büyük zararlar oluşturduğunu hepimiz biliyoruz.
Bu sebepten iradesini ve yapacağı hizmeti devlet ve millet eksenli yapacak şahıslara, ehliyet ve liyakat esasları göz önünde bulundurularak görev verilmesi mankurtlarla yol yürünmemesini talep ediyoruz.
Değerli basın mensupları bugünkü ikinci konumuz devlet memurlarının 2020 ve 2021 yılları ile ilgili maaş artışlarının görüşüldüğü toplu görüşmelerdir.20 gün süren toplu görüşmelerde hiçbir sonuç alınamamıştır. Yirmi günlük toplu görüşme sürecinde başka sendikaların toplu görüşme masasında olmasını istemeyen yetkili sendika, ne yazık ki anlaşmaya varılan konuları bile tutanağa geçirmeyi başaramamıştır.2015 ve 2017 toplu görüşmelerinde memurların kayıpları ortada iken 2019 görüşmelerinde de hiçbir sonuca varılamaması büyük bir talihsizliktir.
Toplu görüşmelerin anlaşmazlıkla sonuçlanmasından sonra yasa gereği hakem heyetine gidilmiştir.Artık hakem heyeti nihai karar merciidir.Hakem heyetinin oluşumuna baktığımız zaman onbir kişinin altısı işveren tarafından atanmaktadır.Beşi ise sendikaları temsil etmektedir.Bu duruma göre çıkacak olan sonuçta aşağı yukarı ortadadır.
Hakem heyetine önerimiz şudur ki memurların 2015 ve 2017 toplu görüşmelerindeki kayıpları ortadadır.Bunu dikkate aldığımızda herhangi bir AVM’yi değil de pazarları dolaşmaları fikir edinmeleri bakımından yeterlidir.Enflasyonun ne kadar olduğunu toplumumuzda bilmeyen yoktur. Hakem heyeti hesabı ister dolara,ister patates soğana,ister kiraya, isterse devletin vergilere,elektriğe,doğal gaza,çaya ve şekere yapılan zamlara göre yapsın.Ondan sonrada kararını versin. Müzakere için verilen yetki,amatör bir müsamereye dönüşmüştür.Çalışan arkadaşlarımızın da bu kasıtlı hataları görerek gereğini yapacağını umuyoruz.
Türk Eğitim Sen olarak her zaman olduğu gibi ülkemizin içinde bulunduğu şartları çok iyi bilen bir sendikayız.Bizler, ülkemiz nimetlerinin adil bölüşülmesi taraftarıyız.Asla devletimizi ve milletimizi zora sokacak bir talep peşinde değiliz. Sadece külfetlerin ve nimetlerin eşit dağıtılmasını istiyoruz.
Türk Eğitim Sen olarak malum sendikanın şubesi gibi çalışan Milli Eğitim Müdürlerinin,İlçe Milli Eğitim Müdürlerinin,Okul Müdürlerinin ve Müdür Yardımcılarının takipçisiyiz.Yapılan yanlışları devlet ve millet için teşhir etmeye ve onlarla her türlü yasal zeminde mücadele etmeye kararlıyız. Görevi kötüye kullanmaya müsaade etmeyiz."diyerek basın açıklamasını tamamladı.
HABER: Ayten YILMAZ
